Ankara’da Küçükesat Büklüm Sokakta Kavaklıdere İlköğretim okulunu
geçip yukarıya doğru çıkmaya başladığınızda, yokuşun tam ortasında bir nefes
alma ihtiyacı duyduğunuzda, sizi yarım daire formu ile içine çeken, sarmalayan
bir yapıyla karşılaşırsınız. Yoldan geçen ve nefes almak için duran ve kafasını
çeviren herkesi kucaklayan bu yapı, sigorta evleri olarak bilinen ama özgün
adıyla Fikir İşçileri
Kooperatifidir. Çok az insan bilir fikir işçilerini. Nedir
fikir işçiliği, neden kooperatifin adı fikir işçileridir? Kimler için yapılmıştı
bu yapı diye sormadan da edemiyorsunuz.
“Tamamıyla bağımsız, emir altında olmayan, serbest bir mesleği icra eden ve fikri niteliği üstün, emeğini ve bilgilerini başkasının hizmetine arz eden kimse, fikir işçisidir.[2]
“Tamamıyla bağımsız, emir altında olmayan, serbest bir mesleği icra eden ve fikri niteliği üstün, emeğini ve bilgilerini başkasının hizmetine arz eden kimse, fikir işçisidir.[2]
Türkiye’de gündelik yaşamda gazeteciler için yaygın olarak
kullanılan “fikir işçiliği”nin sadece basın alanında değil sanat ve fikir
yoğunluklu bilgi birikimlerini paylaşanları da kapsayacak şekilde bir çalışma
yapılması konumuz dışında olmakla birlikte günümüzde kavramın tartışılması ve
değerlendirilmesi bir gereklilik gibi de görünmektedir.
Kavaklıdere semtinde imarın 2544 nolu ada 25 nolu parselinde yer
alan; iki parselin tevhidi ile oluşmuş
3012 m² toplam inşaat alanı olan, betonarme iskelet / tuğla
yığma sistemle inşa edilmiş yapı, bir bodrum kat ve dört kattan oluşan 5 katlı,
24 daireli bir yapıdır. Yarım daire formundaki yapının bodrum katında 8 dükkân,
kapıcı dairesi ve müştemilat bulunmaktadır. Katlarda 6 adet dairenin olduğu
yaşam birimleri giriş holü, iki oda, mutfak banyo ve salondan oluşmaktadır[5].
Binanın Büklüm Sokak’tan olan girişinin güney batısında aynı zamanda güvenlik
işlevi de gören ve binaya giriş çıkışı kontrol altında tutan kapıcı dairesi ve
dükkânlar, güneydoğusunda dükkanlar ve dükkanların arkasında kalorifer dairesi ve arka cepheden
girilen depolar bulunmaktadır.
Yarım daire formlu yatay kütlenin arka cephesinde yaşam ünitelerine
düşey erişimi sağlayan merdivenin bulunduğu düşey geometrik bir kütle
bulunmaktadır. Bu kütlenin duvar ve döşemelerden kopartılarak serbestçe
algılanması sağlanmıştır. Bu özelliğinden dolayı yapı, Avrupa’da 1950 li
yıllarda modern mimarlık üslubu yeni brütalizm akımının[6] Türkiye’deki ilk yansımaları olarak
değerlendirilebilir. Merdiven öğesinin kuzey doğusu ve kuzey batısında her katta simetrik
dizilmiş 6 daire bulunmaktadır. Yarım daire formundaki yarı açık balkonun ortak
dağılım holü ile birbirine bağlanan daireler / yaşam birimleri, aynı zamanda
hem müstakil hem de ortak kullanım hissi yaratmaktadır.
Açık koridor üzerinden birbirine bağlanan konutlarda yarım daire
formun hem iç bükeyinde hem dış bükeyinde simetrik olarak yapılan balkonlar iki
yönlü olarak içerden ve dışardan Cumhuriyetin modern yaşamının bir tarzı olan
sosyal ilişkilerin tasarım ölçeğinde de önemsendiğini göstermektedir.
Yarım daire formda, dıştaki konutlar hariç iki dış duvarın ortak
kullanıldığı konutların kesintisiz olarak devamlılığı, pencerelerin arka ve ön
cephelerde tasarlanması, o yıllarda yapının kalorifer sistemi ile ısıtılması,
Ankara’nın soğuk kış günlerinde ısı kaybının azaltılması hedefinin, tasarıma
yansımaları ve yapının ekonomik çözümlerinin bir ürünü olarak
değerlendirilebilinir.
Kat yüksekliği 2.85
m olan mekânların tamamı doğal ışıktan yararlanmaktadır.
Yaklaşık 81 metrekare
kulanım alanı olan dairesel konutların hem yatayda hem düşeyde uzun kenarlarının
aynı ölçüyü (yaklaşık 9.00
metre ) yakalamış olması kendi içerisinde bir orantı
ahengi yaratmıştır.
Yapının hem topoğrafik olarak adanın üst kotunda konumlandırılışı,
hem de çevresindeki klasik parsel düzenine nefes aldırıcı cephe tasarımı,
yalın, mütevazı konut fonksiyonuna karşın, yapıda estetik kaygının aranması
yapıyı ada ölçeğinde diğer yapılardan farklı bir yere konumlandırmıştır.
Bir kooperatif yapısının gereği olarak metrekaresi küçük, ama
kendi içerisinde rasyonel çözümlerle bir ailenin tüm ihtiyaçlarını
karşılayabilen ve küçük bütçelerle gerçekleştirilmiş yapı bütününde, tasarımın
püf noktaları ile küçük, modern ama zengin mekânlar üretilmiştir. Salonun açık
sistemde aynı zamanda bir hol işlevi ile bütünleşmesi küçük mekânın
zenginleşmesine de olanak sağlamıştır.
Fikir İşçileri Kooperatifi, nam-ı
diğer Sigorta Evleri
ya da Büklüm Apartmanı,
1950 li yıllarda Modern mimarlık ilkelerinin, biçim işlev, çevre yapı, yatay
düşey, ve malzeme seçiminde ki tutarlılığı ile modern mimarlığın ve akımlarının
bir ürünü olarak Rahmi Bediz ve Demirtaş Kamçıl tarafından tasarlanmış ender
yapılardan biridir
Şu anda içerisinde yaşayanların ihtiyaçlarını tam karşılamasa
bile, dönemin ihtiyaçları ve modern yaşam tarzının mekâna yansımasının bir
ürünü olan binanın içinin ve dışının yalın güzelliği kente sundukları ile
kendisini fark ettiriyor ve 2544 adaya, Büklüm Sokağa, bize ve kente nefes
aldırmaya devam ediyor.
(*) Bu yazı yazarın, yayınlanmak üzere hazırladığı
kapsamlı bir çalışmasının kısa bir bölümünü içermektedir.
Kaynaklar:
Çankaya
Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Arşivi,
Ayla Ödekan, Türkiye Tarihi 4, Çağdaş Türkiye, Mimarlık ve Sanat
Tarihi (1908–1980)
Fikir İşçileri Milletlerarası Konfederasyonu,1959
Karakuş Candan T, ve diğ, Çankaya Belediyesi, Çankaya Kent
Sağlık Profili Ve Sağlıklı Kent Göstergeleri, Ankara ,2002,
[1] Fotoğraf,T.Karakuş Candan
[2] "Fikir İşçileri Milletlerarası
Konfederasyonu"1959
[3] Karakuş Candan T, ve diğ,Çankaya Belediyesi,Çankaya kent sağlık
profili ve sağlıklı kent göstergeleri,2002,
[4] Çankaya Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Arşivi
[5] Betimleme 1961 yılında dükkân kısımlarına yönelik tadilat
projesi onaylanmak üzere gelen mimari projeler üzerinden yapılmıştır.
[6] Ayla Ödekan,Türkiye Tarihi 4, Çağdaş Türkiye, Mimarlık ve Sanat
Tarihi (1908-1980)
[7] Çankaya Belediyesi İmar ve Şehircilik
Müdürlüğü Arşivi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder